|
|||
![]() |
ÖKÜZÜN ALTINDA BUZAĞI ARAMAK | ||
Coşkun ÖZBEK | |||
haber362@hotmail.com | |||
Bu kez konumuz Atakum Belediyesi'nin kestiği faturalar...
Arkadaşlarımız, susan medyaya Cumhurbaşkanlığı genelgesini gerekçe gösterip fatura kestirirken, susmayacaklara ya da yandaş ve EKİP'ten olmayanlara ulufe dağıtır gibi fatura kesmişler... Hatta bu faturalardan sebeplenenler arasında Atakum Belediyesi'nin batık şirketi Kültür Sanat da var!.. Nereden mi biliyorum... Bu faturalar geçtiğimiz günlerde bana da geldi..
Öyler ki bazı yayın organlarına 2 günde bir, hatta daha sıklıkta fatura kestirmişler!.. Hatır gönülü ağır olanlara hizmette sınır tanımamışlar... Öyle kolay bir para kapısı olmuş ki; Atakum Kültür Sanat LTD. ŞTİ bile onbinlerce liralık "REKLAM" Faturası kesmiş... Faturaların gerçekliğini ve gerekçesini sormak için daha önce aradığımız, ancak bir türlü telefonumuza bakmayan; Bir Kısım medyanın basın yayın müdürü olduğuna ikna olduğumuz Atakum Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü'ne watsap yoluyla ulaştım ve sordum. Bana aynen şu cevabı verdi: " Basın ilan kurumu resmi anlaşmadır diğer işlemler de sözleşmeyle yapılır. Sancılı sıkıntılı bir durum yok. Kim ne derdi varsa gelsin yüzüme karşı konuşsun. Oradan belge göstermekle olmaz. Bu gönderdiklerinin hiç birinde aykırı bir durum yok gayrı resmi bir durum yok. Ben de aykırı bir durum yoksa sorun da olmaması gerektiğini, üslubunun uygun olmadığını, öküz altında buzağı aramadığımı, bir arayışımın olmadığını söyledim... Tek tarafın iddia ve ifadesi ile haber ya da yazı yazmamak için basın ahlakı gereği Belediyenin de açıklamasını istediğim için yazdığımı ifade ettim. Ama dedim ya; Üslup bozuk çıktı. Öküz altında buzağı aramakla itham edildim.. Böyle itham edilince de öküz ve buzağı geldi aklıma, aramaya başladım.. O belgelere gelince; yerel basını desteklemek elbette ilkesel olarak yerel yönetimlerin görevidir... Bunu tartışmıyorum.. Ancak, bunun bir kriteri, kıstası olmalı... Bir kısım medyayı, yandaşları, ortakları, dostları, telefon edilenleri ayırıp, diğerlerine nasihat ve Cumhurbaşkanlığı Genelgesi'ni gösterecekseniz adama sorarlar: Ne oluyor kardeşim? Bu genelge bazılarına işlemiyor mu? diye... Neyse işin burasında değilim, bu olaylar geçmiş yıllarda bir çok yerel yönetimlerde yaşandı, dillerden düşmedi, ama belgeler bu kadar ortada olmadığı için pek üzerine gidilemedi. Atakum Belediyesi'ne gelince... Beceriksizlikler, kaybolan, işleme konulmayan faturalar, daha sonra KDV ve Vergiler de eklenerek yeniden kesilen, belediyeye katmerli zarar yeni faturalar.. Sebep: Kimse de ne oluyıoruz diye sormadı.. Dahası var... Alacağı olan bazılarına ödemeler anında yapılırken, bazıları da aylardır, hatta bir yıldan fazla süredir bekliyor... Bu nedenle Artakum Belediyesi Mali Hizmetlerdeki sıralı 3 müdür ve yetkili hakkında, sıralı ödemelere uymamak ve bu nedenle belediyesi zarara uğratmak iddiası ile soruşturma açıldı ve mahkeme kararı ile soruşturma izni verildi. Dedim ya öküz altında buzağı aramıyorum ama; kafama takılan belki hukuken doğru ama ahlaken tartışılması gerken sorular var!.. Medya organları ile anlaşma yapabilirsiniz, sözleşme imzalayabilirsiniz.. Belediye kamu kurumudur, yasalar ve yönetmeliklerle yönetilir... Kafanıza göre iş yapamazsınız!... Yaptığınız her işin hesabı sizden yasalar gereği sorulur... Bu hesabı da önce bürokratlar, sonra siyasiler verir, ama faturayı bürokratlar öder... CHP'li belediye olduğu için söylüyorum; "Namuslu memurlar, yasadışı işlemlere, evraklara imza atmayın , hesabını sorarım!!.. Şimdi; CHP'li Atakum Belediyesi'ndeki yasa ve yönetmeliklere uygun davrananlara kimse bir şey söyleyemez, yanlış varsa hesabını sorarlar.. Hani Başkan Deveci; Metin Burma ve Bayram Çelik'ten sordu ya yıllar sonra!... Bu da öyle birşey işte!.. Medya faturaları ile ilgili olarak şimdilik bu kadar!.. Gelelim asıl meseleye!.. Öküzün altında buzağı arayacağım ya!... Ortada dolaşan faturalar arasında 2 adet 5000'er tanelik toplam 10 bin adet BOYAMA KİTABI Faturası var. Çocuklara boyama kitabı dağıtılması, becerilerinin artırılmasının sağlanması belediyelerin görevi.. Buna kimsenin sözü olmaz, olamaz!...
Boyama kitabı siyah beyaz olur... Olsa olsa 30 sayfa diyelim...
Dolar Nisan'da 8.23, Ekim'de 9.53 TL... Ben geçen hafta, doların 14.85 TL olduğu zamanda bir dergi bastırmak için fiyat aldım matbaalardan.. 60 Sayfa tamamı renkli, 115 gram kuşe, kapak 250 gram amerikan bristol tel dikiş 100 adet renkli dergi 13 bin lira, hiç indirimsiz, ki ofsette sayı arttıkça fiyat düşer... Ben 5 bin dergi bastırsam 13 bin x 5= 65 bin lira ödemem gerekir... 60 sayfa tamamı renkli 5000 adet kuşe kağıda basılan 500 dergiye 65 bin lira... Öte yandan sadece kapak renkli, içi siyah beyaz, 3. hamur gazete kağıdı veya 1. hamur kağıtlı 500 adet boyama kitabı 120 Bin lira!.. Üstelik birini Kültür Müdürü, diğerini basın ve halkla ilişkiler müdürü satın almış!..
İşe bu hesap aklıma yatmadı... Bunu soracaktım ki basınla ilişkisi olmayan basın müdürüne, Bana éöküzün altında buzağı arama!" dedi!.. Hadi bu lafın üzerine gel de buzağı arama öküzün altında... Adam haklı, bu hesap ve bu üsluptan sonra öküzün altında buzağı aradım ne yalan söyleyeyim!.. Siz olsaydınız ne yapardınız?
|
|||
Etiketler: ÖKÜZÜN, ALTINDA, BUZAĞI, ARAMAK, |
|