CHP'li Gençler "Kıral Çıplak! " dedi...
CHP'de seçim sonrası tartışmalar sürerken, seçmenden ve tabandan kopuk genel merkez ve il, ilçe yöneticileri, kendi parti içi saltanatları ve koltuk için her şeye göz yumdular...
Bunu yaparken, delegeler, ve bu delegelere göre belirlenen adaylarla, parti yönetimine gelerek CHP seçmeninin de başkanı ve yöneticileri olabileceklerini düşündüler.
Ve İttifak olarak seçmene öyle bir umut verdiler ki, iktidar çantada keklik gibi lanse ettiler..
Bunu yapılan kamuoyu yoklamalarında bunun hiç de öyle olmadığını bildikleri halde yaptılar...
Hatta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gözünü öyşle bir koltuk hırsı bürümüş ki; İttifak ortaklarına ve parti yönetimine danışmadan, bakanlık, MİT Müsteşarlığı ve bilemediğimiz nice makam dağıtımı yapmış..
Sonrasında seçim kaybedildi ve Millet İttifakı seçmeninde büyük bir hayal kırıklığı oluştu..
İttifak Partilerinde bir milletvekili bile çıkartabilme çoğunluğu olmayan DEVA, Gelecek ve Saadet Partisi TBMM'de 39 sandalye elde etti..
Bu yenilgi ve başarısızlığın masaya yatırılması , bunu yaşatan parti yöneticilerinin seçmenin karşısına çıkıp hesap vermesi gerekirken, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu çıkıp bir de 16'lı masa kurma iddiasını ortaya attı!..
Maalesef ki CHP'nin üst düzey oligarklarından ve dertleri parti içi iktidar koltuğu olan CHP'li binlerce il ve ilçe yöneticilerinden buna hiç ses çıkmadığı gibi, CHP Oligarkları, değişimi kendi koltuk savaşlarının malzemesi yaparak suskunluklarını korudular.
Oysa hesaba katmadıkları bir konu var!..
Seçmen!..
Seçmenin CHP Oligarkları ve koltuk sevdalılarının hasaplarıyla hiçbir derdi yok!..
Seçmen hayal kırıklığı içinde..
CHP'nin Samsun ve Türkiye genelindeki oy veren seçmenin % 10'una karşılık üyesi ve bu % 10'un aktif olan % 20 lik delege seçen taban üyesi var.
Yani seçmeni ikna edip umut vermeden, siz ister genel başkan olun, ister il başkanı, ister ilçe başkanı asla seçmenin gönlündeki başkan olamayacaksınız..
Sadece hukuki olarak bir tutam klasikleşmiş, seçmeni temsil etmeyen üyeler ve delegelerin seçtiği, seçmek zorunda kaldığı, koltuğu dolduracak bireyler olarak kalacaksınız ki;
Eğer Mart 2024 seçimlerinde değişim olmazsa bunun sonuçlarını görecek ve yaşayacağız!..
Ve;
Maalesef artık AK Parti ve Cumhur İttifakı üyesi partilerin alternatifi yok!..
Öyle bir hale getirdiniz ki; MHP ve AK Parti artık CHP ve İYİ Parti'den daha demokratik uygulamalar içerisinde...
Ve gelinen noktada, Kılçdaroğlu'na rakip olarak çıkan Özgür Özel'in yaptırdığı ankete göre de Millet İttifakı ve CHP Seçmeninin % 87'si değişim istiyor..
Paki kim istemiyor?
CHP'nin 7,6,5,4 dönemdir milletvekili ve yönetici olan kadroları...
Kim İstemiyor?
CHP'nin parti içi iktidarını ele geçiren ve saltanatlarını sürdüren , iktidar olma derdi olmayan, hatta sıkıntı yaşamamak için iktidar olmamanın yollarını arayan üst düzey yöneticiler..
Kim istemiyor?
İl ve ilçelerde başkan! oldukları için itibar gören ve partinin gelişmesi büyümesi, iktidar olması derdi olmayan parti yöneticileri..
İşin kötüsü de, partili herkes durumun farkında olmasına rağmen, tavır koymayan, omurgasız bir şekilde kazanacak genel başkanın yanında görünebilmek için herkese yalakalık yapan, seçilmesi muhtemel yöneticilerle ters düşmemek isteyen idare-i maslahatçılar;
Ki, CHP bunlar yüzünden asla iktidar olamıyoır ve asla % 25'i aşamıyor!.
Haaa;
Kemal Kılıçdaroğlu'nu savunanlar mı?
Onlar aslında kendi iktidar ve koltukları ile kaybetmek istemedikleri statülerini savunuyorlar..
Memleket dertleri yok, partinin büyümesi iktidar olması dertleri de yok!..
Ve gelelim gençlere, Ben 20 yıldır Samsun'da gazetecilik yapıyorum. 45 yıldır, kamu, sivil toplum,siyaset ve gazetecilik mesleğinin içindeyim..
Ve ilk kez; CHP Gençliğinin bayrak asmak, bildiri dağıtmak, İl, İlçe Başkanlıkları ve Genel Merkezlere yalakalık yaparak statülerini korumak dışında bir gerçek, vatansever ve çok cesur tepkilerine tanık oldum..
CHP'de bir çok partilinin yapamadığı, yapmaya cesaret edemediği bir sosyal tepkiyi, kapalı kapılar ardında değil, açıkça gösterdiler.
Hem de Samsun'da!..
Hem de Atatürk'ün Kurtuluş Meşalesini yaptığı İlkadım'da!..
Hem de Kurtuluşun Sembolü İlkadım Onur Anıtı önünde!..
Ve İllerde başkan adayları renklerini belli etmeden sırf koltuk kapabilmek için her başkanla çalışırım modu ile hareket ederken, gençler elini taşın altına koyup büyüklerine ders verdiler...
İnanç dersi, ideoloji dersi, siyaset dersi ve adamlık dersi.
Yalakalık yapmadan, birilerinin alınmasına aldırmadan seçmenin % 87'sinin konuştuğu, ama dillendirilmeyen bir gerçeği haykırdılar..
CHP değişirse Türkiye değişir dediler ve kralın çıplaklığını haykırdılar!..
Kılıçdaroğlu'na aday olmamasını, gençlik kolları genel merkezine, iktidarın gençlik merkezi olun çağrısında bulundular.
Bana göre CHP'nin tekrar umut olması için vermesi gereken statükoculara karşı savaşın, Atatürk'ün Samsun'da İlkadım'da başlattığı Kurtuluş Savaşı Meşalesini yaktığı yerden bir savaş başlattılar..
CHP Genel Merkezi ve destekçileri buna hazır mı?
Sanmıyorum!..
Belki de Pazartesi gününde itibaren CHP, gençleri ihraç talebiye disipline verecek!..
Beklenmedik ve olmadık bir şey değil!..
Bugünkü CHP'de asla genel merkezleri, il başkanlıklarını eleştiremez, fikirlerinizi söyleyemezsiniz!..
Ama ben gençleri alkışlıyorum ve kucaklıyorum!..
Gençliğin, bayrak, flama asma, pankart asarak bildiri dağıtma görevinin dışında bir görevi olduğunu, ülkemizin geleceği. olduğu gerçeğini de haykırdılar tüm Türkiye'ye..
Bedeli belki CHP'den atılmak olacak ama gençler, kazandınız ve kaybedenler statükoyu savunan ve kendi koltuklarını vatandan, halktan, partiden üstün görenler olacak!..
Yolnuz açık olsun...