Samsun Hürriyetçi Eğitim Sen: sorunları önlük altına saklamayalım!


İlker İlkin Eğitim ve Öğretim Yılın ın sorunlarla başladığını belirttiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi.

" 2023 – 2024 eğitim öğretim yılı 11 Eylül itibariyle başladı. Binlerce öğrenci ve eğitim çalışanı ilim irfan yuvası okullarına kavuştular. 

Yeni eğitim öğretim yılının öğrencilerimiz için başarılarla dolu olmasını temenni ederiz. Eğitim çalışanı arkadaşlarımızın ise liyakat esaslı ve haklarının ödendiği , değerlerinin bilindiği bir yıl geçirmesini dileriz.

Senaryosu önceden yazılmış, yetkili sendikanın ise figüran olarak yer aldığı bir aylık toplu sözleşme tiyatrosunun akabinde mevcut ekonomik şartlar altında ezilen eğitim çalışanları yeni eğitim öğretim yılına da birçok sorunla girmiştir. Sendikamızın her platformda dile getirdiği ve çözüm önerilerini de sunduğu bu sorunlar ne yazık ki eğitim öğretim yılına başlayan eğitim çalışanlarını moral bozukluğu ile baş başa bırakmıştır. Peki nedir bu sorunlar?

İlk olarak hak ettiği değeri göremeyen ve mevcut ekonomik şartlar altında yoksulluk sınırı altında bir maaşa mahkum edilen eğitim çalışanları geçinemez, özellikle büyük şehirlerde ev kiralarını bile ödeyemez hale gelmiştir. Bu durum sağlıklı bir eğitim öğretim ortamının oluşmasında en büyük engeldir.


Üzerine yeni yayınlanan seçmeli dersler yönetmeliği ile özellikle bazı derslerin branş öğretmenleri ya norm fazlası durumuna düşmüş ya da ek ders alamayacak pozisyonlarda kalmışlardır. Ekonomik sıkıntı içinde olan arkadaşlarımıza bir de ek ders darbesi vurulmuştur.


İkinci yabancı dil dersinin zorunlu ders statüsünden çıkarılması ile bu alanlarda görev yapan öğretmen arkadaşlarımız ya norm fazlası durumuna düşmüşler. Ya da ek ders alamayarak ekonomik kayıp yaşamışlardır.
Eski bakan tarafından seçim döneminde; öğrencilere verilen yemeğin, çalıştırılan personelin ve eğitim giderlerinin karşılandığı aidatların alınmayacağı söylenmesine karşın, 2 gün önce, geçtiğimiz yıl devam eden yemek ödeneklerinin de bakanlık tarafından gönderilmeyeceğinin açıklanması sonucu okul idarecileri ve öğretmenler veli ile karşı karşıya bırakılmış, açıklama son dakikaya bırakılarak okullar boşa düşürülmüş ve akabinde bir çözüm yolu da sunulmamıştır.


Sendikamız tarafından da dile getirilen ama bir türlü düzene sokulamayan atama ve yer değişiklikleri ile özellikle merkez ilçe konumunda olan yerlerde norm fazlası öğretmen yoğunluğu yaşanmaktadır. Yapılan görevlendirmeler ile okullarda birçok arkadaşımız bırakın ek ders almayı zorunlu ders saatini dahi dolduramaz hale gelmişlerdir. 

 

Her eğitim öğretim yılı başında ödenen eğitime hazırlık ödeneği enflasyonun artış hızına bağlı olarak düzenlenmemiş ve 1400 TL gibi komik bir rakam haline gelmiştir. Yetkili sendikanın bu konudaki duyarsızlığı yüzünden ise eğitim çalışanlarını memnun edecek bir düzenleme yapılamamıştır. Bu ödeneğin tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde ödenmemesi ise ayrı bir sorundur.

 

Sadece okullarda çalışan öğretmen arkadaşlarımız değil eğitim öğretim kademesinde görev yapan memur arkadaşlarımız da birçok sorunla uğraşmaktadır. Çektikleri ekonomik sıkıntıların yanında görevde yükselme, keyfiyet içeren görev yeri değişiklikleri gibi sorunlar memur arkadaşlarımızın verimli çalışmalarını engellemektedir. 


Hürriyetçi Eğitim Sen olarak tüm sorunların bir çözümü olduğuna inanıyoruz.

 Öncelikli liyakat esaslı atamalar ve yönetim kadrosu oluşturmak esastır. Eğitim sistemimizi siyaset odaklı kadrolaşmalardan uzak tutup bilim ve aklın ışığında yeni yollar oluşturmalıyız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesine ancak böyle çıkabiliriz. Eğitim sisteminin tüm paydaşlarının görüşleriyle katkı sunduğu bilimsel verilere dayanan bir milli eğitim sistemi yapmamız gereken ilk iştir. 

 

Üniversitesinden anaokuluna kadar tüm kademelerde akılcı çalışmalarla temellendirilmiş çalışmalar yapılmalıdır.

Evet yeni eğitim öğretim yılına bahsedilen bu sorunlar ile başladık. Ne yazık ki gündemimizi sadece öğretmenlerin giymesi teşvik edilen “ÖNLÜK" meselesi kapsıyor. Bırakalım isteyen giysin, istemeyen giymesin. Ama lütfen bu sorunları önlük altına saklamayalım. "