Samsun ADD’denTeğmenler ve Nasuh Mahruki Açıklaması
Samsun ADD’denTeğmenler ve Nasuh Mahruki Açıklaması
ADD Samsun Şube Başkanı Deniz Gömeç, Teğmenlerin Disiplin Soruşturması ve ADD GYK üyesi Nasuh Mahruki’nin tutuklanması konularında basın açıklaması yaptı.
Deniz Gömeç, CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ, STK Temsilcileri ADD üyeleri ve vatandaşların katıldığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“30 Ağustos 2024 tarihinde yapılan Kara Harp Okulu mezuniyet töreni sonrası diplomalarını alan teğmenlerin tören alanı dışında toplanıp yılların Harbiye geleneği uyarınca kılıçlarını çekerek “Askerlik Yemini” etmiştir. Teğmenler, Laik Cumhuriyete, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne, Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesine, Türk Milletinin kayıtsız koşulsuz egemenliğine, Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılıklarını belirtmiş ve “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz” seslenişini dillendirmiştir.
Bu davranış, önce Cumhurbaşkanı, ardından da Milli Savunma Bakanlığı tarafından disiplin suçu olarak değerlendirilmiş, dönem birincisi Teğmen Ebru Eroğlu, Alay Kıdemlisi Teğmen İzzet Talip Akarsu ile 3 teğmenin daha “TSK’dan ayırma Cezası” talebi ile Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edildikleri kendilerine tebliğ edilmiştir.
Tarihin Batı Emperyalizmine karşı verilerek zafere ulaştırılan ilk ve tek Ulusal Bağımsızlık Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk Başkomutanlığında, kadın, erkek ve çocuk topyekûn Türk Milleti’nin azim ve kararı, TBMM’nin sarsılmaz iradesi, Şanlı Türk Ordusu’nun kahramanlığı ve her rütbedeki Türk Subayının üstün komuta yeteneği ile kazanılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri Türk Milletinin bağrından kopmuştur ve kuruluşundan itibaren daima Atatürk’e, O’nun İlke ve Devrimlerine ve Cumhuriyet değerlerine bağlı kalmıştır.
Bu bilinç ve sorumlulukla hareket eden Türk Silahlı Kuvvetleri’nin genç subaylarının mezuniyet coşkusuyla Başkomutanları Büyük Atatürk’e minnet ve şükranları ile vatana, millete ve Cumhuriyet değerlerine bağlılıklarını haykırmalarının disiplin suçu sayılması asla kabul edilemez.
Anayasanın 2. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.” denilerek Cumhuriyetin nitelikleri sayılmıştır. İfade özgürlüğü de anayasal güvence altındadır. Teğmen evlatlarımızın Atatürk’e ve kurucu değerlere bağlılık ifadeleri de bu bağlamda anayasal güvence altında olmak gerekir.
6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu’nun 20. maddesinde düzenlenen TSK’dan ayırma cezası gerektiren haller sınırlı sayıda belirtilmiş olup Teğmenlerimizin söz konusu davranışlarının sayılan bu haller kapsamında değerlendirilemeyeceği kanun lafzından açıkça anlaşılmaktadır.
Teğmenlerimizle ilgili gündemi takip ederken Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Yönetim Kurulu üyemiz, yol arkadaşımız Nasuh Mahruki’nin, sadece ülkemiz, demokrasimiz ve seçimlerle ilgili düşünce ve endişelerini dile getirdiği bir sosyal medya paylaşımında “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma ve kamu barışını bozma” suçu işlediği iddiasıyla tutuklanmasından büyük üzüntü duyduk.
Nasuh Mahruki; kurucusu olduğu AKUT ile milletimizi “Arama-Kurtarma” çalışmalarının yaşamsal anlam ve önemiyle tanıştırmış, özellikle 1999 Büyük Marmara depremindeki gayretleriyle topluma mal olmuş, sayısız afetzede yurttaşımızın hayatını kurtarmış, Everest’e tırmanan ilk Türk ünvanı almış, yaşamı boyunca ülkesine ve ulusuna yararlı olmaya çalışmış iyi bir insan ve bir vatanseverdir.
Mahruki’nin açıklamalarına baktığımızda kendisi bizzat Mustafa Kemal’in Gençliğe Hitabe’sinden yola çıkarak aldığı görevle yöneticilerin yaptığı ve yapabileceği hatalara karşı onları uyarmıştır.
Üstelik Sayın Mahruki’nin değindiği bu konular hayal ürünü de değildir. Özellikle belirtmek isterim ki kendisini Mustafa Kemal’in askeri olarak gören büyük camiamızın üyelerine, teğmenlerin özel hayatlarına, Sayın Mahruki’nin özel hayatına bakıldığında hiçbir bebek katili çete üyesi ile, Fetö ve benzeri hiçbir cemaat tarikat üyesiyle, şaibeli olan kimseyle fotoğraflarının veya video görüntülerinin olmadığını görüyor ve bunlarla gurur duyuyoruz.
Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere emanet ettiği evet dayattığı değil bizzat korumak üzere bizlere emanetini vasiyet ettiği Laik, Demokratik Cumhuriyet çizgisinden çıkmayacağımızı ve bundan asla vazgeçmeyeceğimizi Kuvayi Milliye ruhuyla bir kere daha buradan haykırıyorum.
Atatürkçü Düşünce Derneği 354 Şubesi, 57 Temsilciği ve her biri “Mustafa Kemal’in Askeri” olmakla gurur duyan 70 bini aşkın üyesi ile varlık nedeni ve görevi gereği sürecin takipçisidir, Teğmenlerimizin ve Sayın Nasuh Mahruki’nin yanındadır.”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.